13 Ocak 2012 Cuma

ascaridiosis





ascaridiosis
yaşam çemberleri çok karışık olan ve yawru köpeklerin anne karnında gebeliğin 42. gününden sonra fötüsun karaçigerine yerleşen parazitler bununda ötesinde anne sütündende bulaşmanın sürdüğü bir parazit enfeksiyonundan bahsedicez ,-toxocara canisten.
Toxocara canis
Bu parazit veteriner hekimliği açısından olduğu kadar insanlarda iç organ larva göçü (viseral larva migrans) yapması dolayısıyla insan sağlığını da yakından ilgilendirir.
Yayılışı:
Yurdumuz dahil dünyanın değişik ülkeleri
Morfoloji: Uzunlukları 6-10 cm kadar olup krem rengindedirler. Toxocara canis'in yumurtaları kahverengi, yuvarlak ve kalın kabuklu ve kabuğun üzeri tırtıklıdır.
 
toxocara canis yumurtası

 
ergin toxocara canis

Konak:
Köpek, tilki ve muhtemelen Canidae ailesindeki diğer türler
Erişkinler incebağırsaklara yerleşir.
Paratenik konak:
Değişik memeliler (özellikle fare ve ratlar), insan ve değişik kanatlılardır.
L2’ler paratenik konağın değişik organ ve dokularında bulunur.
Yaşam Çemberi:
Yaşam çemberi oldukça karmaşıktır. Hayvanların yaş ve cinsiyet durumlarına ve enfeksiyonun enfektif yumurta (L2 taşıyan) veya enfekte paratenik konakla (L2 taşıyan) oluşuna göre farklı seyreder.
Altı aylık ve daha büyük köpeklerde: Bu gruptaki hayvanlar için enfeksiyon kaynağını enfektif yumurtalar ve enfekte paratenik konaklar oluşturur. Hangi kaynaktan gelirse gelsin bağırsakta serbest kalan L2’ler bağırsak duvarını deler ve kan yoluyla önce karaciğere gider. Daha sonra parazitler gene kan yoluyla akciğer ve kalbe gelir. Kalbe gelen parazitler büyük dolaşımla bütün vücutta organ ve dokulara yayılır (Somatik göç) ve inhibisyona girerler. Bu gibi inhibe larvalar erkek köpeklerde bir süre sonra ölür. Gebe olmayan dişilerde ise bunlar hayvanın yaşamı boyunca canlı kalır. Köpek gebe kalırsa inhibe larvalar hayvanın gebelik hormonların etksi ile gebeliğin 42’inci gününden itibaren inhibisyondan çıkmaya başlarlar. İnhibisyondan çıkış belirli bir zaman periyodu içinde olur. İnhibe larvaların her gebelik döneminde bir kısmı inhibisyondan çıkar. Harekete geçen larvaların bir kısmı uterusu geçerek yavrunun karaciğerine yerleşir ve burada yavru doğuncaya kadar inhibe olarak kalırlar. Harekete geçen larvaların yavruya geçmeyen geri kalan kısmı annenin akciğerine gider ve orada gömlek değiştirerek L3 haline geçerler. Bu L3’ler iki yolu izler. Birinci yolda L3’lerin bir kısmı meme bezlerine giderler ve doğumdan başlayarak 35 gün süre ile sütle atılır. L3’lerin geri kalan kısmı ise ikinci yolu takip ederek bağırsaklara gider ve orada erişkin hale ulaşırlar. Bu gibi hayvanların dışkısında yumurtalara en erken doğumdan sonra 25’inci günde rastlanır. Bu parazitler uzun süre bağırsaktan atılmaz ve dışkılarıyla 9-108 gün süre ile yumurta çıkarmaya devam ederler.
 

Yeni doğan veya üç aylığa kadar olan köpeklerde: Bu gibi hayvanlarda enfeksiyonun kaynağını, anneden intrauterin geçen ve galaktojen yolla alınan larvalar ve yavruların annelerini süt emerken veya onu yalarken almış oldukları enfektif yumurtalar ve yavrunun et yemeye başlamasından sonra enfekte paratenik konaklar oluşturur.
1-İntrauterin enfeksiyon: Doğum öncesi yavrunun karaciğerinde bulanan larvalar (L2), yavru doğar doğmaz akciğerlere gider ve burada gömlek değiştirerek L3 olur. Doğumdan bir hafta sonra bunlar trakea-yutak yoluyla mideye gelir. Midede bir gömlek daha değiştirerek L4 olurlar. Parazitler doğumdan sonra 2’inci haftanın sonunda incebağırsaklarda erişkin hale geçerler. Yumurta yavrunun dışkısında en erken doğumdan sonra 3’üncü haftanın sonunda (21’inci gün) görülür.
2-Galaktojen enfeksiyon: Anneden süt emmeye başlayan yavrular doğumdan sonraki 35’inci güne kadar sütle atılan L3’lerle enfekte olurlar. Parazitlerin sütle alınmasından bir hafta sonra larvalar (L4) yavrunun incebağırsağında görülür ve erişkin hale geçerler. Dışkıda yumurtalar, sütle larvaların alınmasından 2 hafta sonra (14’üncü günde) görülür.
3-Yumurta enfeksiyonu: L2’ler yumurtayı bağırsakta terkeder. Bağırsak duvarını deler ve kan yoluyla önce karaciğere gider. Larvaların bir kısmı burada tutulur. Geri kalanı kan yoluyla akciğerlere gider. Burada gömlek değiştirir ve L3 olur. L3’lerin bir kısmı burada kalırken geri kalanı göçe devam ederek trakea-yutak yolunu izleyerek mideye gelirler. Midede bir gömlek daha değiştirerek L4 olurlar. Daha sonra incebağırsaklara gelirler ve erişkin hale geçerler (Trakeal göç). Yumurta enfeksiyonunda prepatent süre en erken 28 gündür.
4-Paratenik konak enfeksiyonu: Burada izlenen yol yumurta enfeksiyonunda olduğu gibidir. Yani trakeal göç sonucu erişkin parazitler oluşur.


Üç ile altı aylık arası köpeklerde: Bu grupta enfeksiyon kaynağı enfektif yumurtalar ve enfekte paratenik konaklardır. Bu yaş arası köpeklerde trakeal göç yaparak erişkin hale gelen larvaların sayısı yavaş yavaş azalırken somatik göçe yönelip inhibe olanların sayısı artar. Hayvanın yaşı altı aylığa ulaştığında larvaların tümü somatik göç sonucu inhibisyona girerler. Trakeal göç sonucu incebağırsakta erişkin hale gelen parazitler hayvanın yaşı üç ay olduktan sonra yavaş yavaş yavaş atılmaya başlar ve hayvan 6-8 aylık olduğunda bağırsaklarında parazit kalmaz.
Patojenez ve klinik belirtiler:
Erişkin parazitler bağırsaklarda genellikle az derecede reaksiyona neden olur. Hayvanda karın şişkinliği, gelişme bozukluğu, ishal gibi belirtiler ortaya çıkar. Bunlar bazen bağırsaklarda tıkanma ve delinmelere yol açabilirler, bu ise ölüme neden olabilir.
Bu parazitin asıl patojenik etkisi larvaların göçü sırasında görülür. Akciğerlerde göç eden larvalar pnöymoniye neden olurlar. Ağır enfeksiyonlarda öksürük, solunumun hızlanması ve burun akıntısı görülür. Hatta yeni doğan yavrular bu yüzden 2-3 hafta içinde ölebilirler. Larvaların bir kısmı ise beyne giderek fokal lezyonlar oluşturur. Bu da hayvanda sara benzeri sinirsel belirtilere (epileptik konvulziyonlara) yol açar. Ancak bu sinirsel belirtilere parazitlerin toksik metabolitlerinin de yol açtığı öne sürülmektedir.
Bu parazitlere karşı gelişen immun yanı ve vaskulit sonucu gözde anterior üveyit gelişebilir.
Epizootiyoloji:
Parazitin bulaşmasında üç önemli faktör vardır.
1-Dişi köpekler: Dişi köpekler bulaşmada esas kaynağı oluşturur. Bunlar vücutlarında bulunan inhibe larvalar her gebelik döneminde bir kısmı harekete geçerek intra uterin ve/veya galaktojen yolla yavruları enfekte eder.
2-Altı aylıktan küçük veya gebe köpekler: Bu gruptaki hayvanlar dışkılarıyla yumurta çıkarırlar. Parazitin biyotik potansiyeli çok yüksektir. Çok fazla sayıda yumurtlarlar(Bir dişi günde ortalama 200.000 yumurta.) Yumurtalar doğada ortalama iki haftada enfektif hale gelirler. Yumurtalar dış ortam şartlarına özellikle nemli, gölgelik ve bitki örtüsü fazla olan yerlerde çok uzun süre (Bir yıla kadar) canlılıklarını korurlar. Bunlar hem sonkonaklar ve hem de insan dahil diğer paratenik konaklar için sürekli enfeksiyon kaynağıdır.
3-Paratenik konaklar: Paratenik konakla oluşan enfeksiyon daha ziyade av köpekleri için söz konusudur.
Tanı:
Köpek yavrularında doğumun ilk iki haftası içinde görülen pnöymoni tablosu parazitten şüphe ettirir. Daha sonra flotasyon yöntemiyle dışkıda tipik yumurtaların görülmesi tanıyı doğrular.
Sağaltım:
Bağırsaktaki gelişmekte olan larvalara ve erişkin parazitlere karşı:
Piperazine bileşikleri (200 mg/kg),
Fenbendazole (50 mg/kg dozda üç gün süreyle)
Mebendazole (22 mg/kg dozda 3-5 gün süreyle)
Nitroscanate (50 mg/kg)
Albendazole (20 mg/kg dozda arka arkaya üç gün)
Ivermectin (0.2 mg/kg)
Moxidectin (0.2 mg/kg)
Milbemycine oxyme (0.25 mg/kg)
Selamectin(6 mg/kg)
Kontrol
Kontroldeki hedefler Ancylostoma caninum enfeksiyonundakine benzer.
Kontrolde yapılan uygulamalar:
1-Çevre hijyeninin düzeltilmesi: Dışkıda çok sayıda yumurta bulunur ve çevre çok kısa bir sürede ağır bir biçimde kontamine olur. Her ne kadar yumurtanın dış ortamda enfektif hale gelmesi yaklaşık 2 hafta sürerse de dışkıların günlük uzaklaştırılması ilerde temizliği zor olan ağır kontaminasyonun önüne geçer ve hem de diğer enfeksiyonları önlemede yardımcı olur. Toplanan dışkıların yakılması en iyi çözümdür.
2-Üç aylığa kadar köpek yavrularında: Bu yaş grubundaki köpek yavrularında intrauterin, galaktojen ve yumurta enfeksiyonları söz konusudur. Yavrular intrauterin bulaşma sonucu doğumdan 3 hafta sonra dışkılarıyla yumurta çıkarmakta ancak galaktojen bulaşmada bu süre iki haftaya inmektedir. Köpek doğduğu gün süt emerse iki haftanın sonunda yumurta çıkarmaya başlar. Galaktojen bulaşma doğumdan sonraki 35’inci güne kadar sürdüğünden sürekli reenfeksiyonlar sözkonusudur. Yavrunun 35’inci günde çıkan larvaları da aldığı var sayılırsa 35+14=49’uncu gün bağırsakta erişkin parazit oluşur. Bütün bunlar göz önüne alınarak intrauterin ve galaktojen bulaşma sonucu dışkıyla yumurta çıkışının engellenmesi için yeni doğan yavrular 14 günlük aralarladoğumdan sonra 2, 4, 6 ve 8’inci haftalarda ilaçlanmalıdır. Bu süreler içinde yapılan ilaçlamalar aynı zamanda yumurta enfeksiyonlarını da engellemektedir (Aşağı bak.).
3-Üç ile altı aylık arası köpek yavrularında: Bu yaş grubundaki köpeklerde yumurta enfeksiyonları söz konusudur. Bu enfeksiyonda larvaların trakeal göç geçirip bağırsaklara gelmesi 14 gün sürmekte ve dışkıda yumurtaya rastlanması ise 28’inci günde olmaktadır. Gıda ve su hijyeni açısından yumurta enfeksiyonlarının engellenemediği durumlarda 8’inci haftadan sonra hayvan altı aylık oluncaya kadar periyodik ilaçlama yapılmalıdır. Bu ilaçlamada esas etkisi bağırsaktaki parazitlere olan ilaçlar 2 haftada bir, hem bağırsaktaki ve hem de göç eden larvalara etki eden ilaçlar ise 4 haftada bir periyodik olarak kullanılmalıdır.
Yukarıdaki ilaçlama zamanları etki süresi kısa olan ilaçlar için geçerlidir. Kalıcı etkisi olan ilaçlarda bu sürelere ilacın hayvanda kalış süresi eklenir. Bu amaçla sağaltım konusunda belirtilen ilaçlar kullanılır.
4-Gebe ve laktasyondaki köpeklerin ilaçlanması: Bunun amacı
a-Yavruların intrauterin ve galaktojen enfeksiyonlarını engellemek ,
b-Annenin bağırsak enfeksyonunu ortadan kaldırarak dışkılarıyla yumurta çıkarmalarını engellemektir.
Hipobiyotik larvaların metabolizmaları minumum düzeydedir. Bu yüzden ilaçlar bunlara kolayca etki etmez. İlaçlar ancak larvalar inhibisyondan çıktıktan sonra etkisini gösterir. Larvaların inhibisyondan çıkışı gebeliğin 42’inci günden itibaren olmaktadır. İlaç larvaların harekete geçmeden kısa bir süre önce verilmeye başlanmalıdır. Aksi halde herekete geçen larvalar yavrunun karaciğerine gidip ihnhibe hale gelecekler ve ilaç etkili olamayacaktır. Bu yüzden ilaç anneye gebeliğin 40’ıncı gününde kullanılmalı ve bu süre geçirilmemelidir.. Unutulmaması gereken diğer bir husus da ilaçların aktif larvalara etki ettiğidir. Bu yüzden daha sonraki gebelikler için bu ilacın etkisi söz konusu değildir. İntrauterin ve galaktojen bulaşmayı engellemek için kullanılan ilaçlar şunlardır:
Fenbendazole: Dişi köpeklere gebeliği 40’ıncı gününden başlamak üzere doğumdan sonra 14’üncü güne kadar olan süre içinde her gün yüksek dozlarda (50 mg/kg) verilebilir.
Doramectin: Gebeliğin 40’ıncı gününde 1 mg/kg deri altı tek doz.
Annelerde laktasyon sırasında harekete geçmiş larvalardan bir kısmı bağırsaklara gider ve erişkin döneme ulaşarak yumurta çıkarmaya başlar. Bu gibi hayvanların doğumdan en erken 25 gün sonra dışkılarında yumurta görülmeye başlar. Bu yüzden annelerin doğum sonrası yumurta çıkırmalarının engellenmesi için pratikte yavrularla aynı zamanda ilaçlanır. Bu amaçla sağaltım konusunda belirtilen ilaçlar kullanılır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder